2 Mart 2015 Pazartesi

e-Öğrenmenin Gelişimi

e-Öğrenme (elektronik öğrenme), öğrenme ve öğretmede bilgi ve iletişim teknolojilerinin her türlü kullanımı olarak tanımlanmaktadır. Eğitimde elektronik ortamların kullanılması daha eskilere dayanmasına rağmen e-öğrenme kavramı ilk kez 1999 yılında kullanılmıştır. e-Öğrenme, yüz-yüze eğitim, uzaktan eğitim, harmanlanmış eğitim (yüz yüze ve uzaktan eğitimin birlikte yapılması) gibi farklı eğitim türlerinde kullanılmaktadır.


Kitle iletişim teknolojilerine dayalı dönem
Sınıf içi e-öğrenme uygulamalarında sinema filmleri, kapalı devre televizyon yayınları, ses kayıt ve oynatma sistemleri, video kayıt ve oynatma sistemleri kullanılmıştır. Açık ve uzaktan eğitim,  televizyon ve radyo teknolojisine en fazla yer veren eğitim sistemidir. Günümüzde televizyonlar WebTV, IPTV, uydu yayınları gibi teknolojileri kullanarak etkileşimli öğrenme ortamları haline getirilmektedir. 1960’dan beri televizyon eğitimde kullanılmaktadır.
Bilgisayara dayalı dönem
Bilgisayarların eğitim amaçlı kullanımı 1975’ten sonra başlasa da 1980’lerde ilk kişisel bilgisayarların ortaya çıkışı ile bilgisayar destekli eğitim adı verilen bir yaklaşım ortaya çıkmıştır. Testler, alıştırmalar, başvuru yazılımları (sözlük, ansiklopedi, atlas vs.), benzetim yazılımları (gerçek dünyada yapabileceğimiz etkinliklerin bir benzerini sanal ortamda oluşturan yazılımlar), öğretici yazılımlar (bilgisayarla etkileşim kurularak dersin öğretilmesine dayalı yazılımlar), eğitsel oyunlar gibi bilgisayar destekli eğitim uygulamaları hem sınıf içinde hem de öğrenciler tarafından evlerinde kullanılmıştır.
İnternete dayalı dönem
İnternet 1993 yılında halka açılarak eğitimde de kullanılmaya başlanmış, kullanımı www (world wide web) sayesinde yaygınlaşmıştır. Web sayfaları üzerinde metin, görüntü, ses ve video gibi içeriklerin kullanılması ise her türlü eğitim içeriğinin bu sayfalara gömülmesine olanak sağlamıştır. İnternet üzerinde kullanılan dosya aktarım protokolü (ftp), e-posta, tartışma listeleri, mesaj panoları, haber grupları, canlı sohbet odaları (irc), internet forumları, anlık mesajlaşma gibi yazılımlar sayesinde etkileşimli eğitsel içeriklerin sunumu kolaylaşmıştır.
2000’li yıllarda internet kullanıcılarının hem kullanıcı hem de içerik geliştirici olarak web sitelerini kullanmaya başlaması Web 2.0 olarak tanımlanmış, web ortamında içeriğin kullanıcılar tarafından oluşturulduğu ve geliştirildiği bu ortamların internet destekli eğitime büyük katkısı olmuştur.
Wiki ve blog siteleri, RSS okuyucuları, sosyal ağlar, video paylaşım siteleri, yer imi paylaşım siteleri, 3 boyutlu ortamlar, bulut bilişim gibi uygulamaların kullanıldığı eğitim türüne e-Öğrenme 2.0 adı verilmektedir.
 
Mobil Öğrenme Dönemi
 
Öğrenenlerin öğrenme süreci boyunca belli bir mekana bağlı kalmadan taşınabilir bir cihaz aracılığı ile gerçekleştirdiği bir e-öğrenme şeklidir.

2000’li yılların ikinci yarısında Apple iPhone ve Apple iPad cihazların, Android işletim sistemi (Google firmasının öncülüğünde taşınabilir cihazlar için geliştirilen açık kaynak kodlu bir işletim sistemi ) ile çalışan akıllı telefon ve tablet bilgisayarların kullanımının yaygınlaşması ile mobil öğrenmede gelişim yaşanmıştır. Akıllı telefonların ekran boyutları, hızları, bant genişlikleri ve kapasiteleri e-öğrenme uygulamalarının tasarımına daha uygundur, hatta tablet bilgisayarlar daha büyük ekranları ile bu uygulamalar için daha rahat bir çalışma ortamı sağlamaktadır. E-okuyucular mobil öğrenmede yaygın olarak kullanılan diğer bir cihazdır.
Bulut bilişim, uygulamalar, çeşitli hizmetler ve saklama alanlarının internet ortamında tutulmasını sağlayan bir teknolojidir. Bu teknoloji ile interneti olan herhangi bir cihazdan bu uygulamalar, hizmetler veya saklama alanlarına ulaşılabilmektedir, dolayı ile bu teknoloji mobil öğrenmeyi cihazdan bağımsız hale getirmektedir.
 
Kaynak: Mutlu, M. E. (2013). E-öğrenme. Ö. Yılmazel (Ed.), Temel Bilgi Teknolojileri II, 98-122, Eskişehir, Anadolu Üniversitesi Yayınları, ISBN:978-975-06-1647-1.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder